16 Kasım 2012 Cuma

Türk Kadınlar Konseyi Derneği Aydın Şubesi'nin Atatürk Etkinliğinde Erol Ertuğrul Konuşmacıydı

Türk Kadınlar Konseyi Derneği Aydın Şubesi'nin Atatürk Etkinliğinde Erol Ertuğrul Konuşmacıydı
aydın haberleriaydın haberleriaydın haberleriaydın haberleriaydın haberleri
[16-11-2012]
Türk Kadınlar Konseyi Derneği Aydın Şubesi üyesi Aydınlı kadınlar, Atatürk'ün 74. ölüm yıldönümü ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle düzenlenen yemekli etkinlikte biraraya geldiler. ADD Aydın Şubesi Kurucu Onursal Başkanı ve Aydınlık Gazetesi köşe yazarı Avukat Erol Ertuğrul da konuşmacı olarak katıldığı yemekte “Atatürk, Cumhuriyet ve Türk Kadını” konulu bir konuşma yaptı.
Etkinliğin başlangıcında konuşan Türk Kadınlar Konseyi Derneği Aydın Şubesi Başkanı Tülay Aydın, konuşmasında özetle şunları söyledi:
“Bugün aramızda çok değerli bir konuşmacı konuğumuz var. Sayın Avukat Erol Ertuğrul, hepimizin tanıdığı, sevdiği saydığı bir dostumuz. Onun Atatürkçü kimliğini hepimiz çok iyi biliyoruz. Öncelikle Atatürkçü Düşünce Derneği Kurucu Başkanı olduğunu, avukat olduğunu, aydın olduğunu, yazar olduğunu çok iyi biliyoruz. Ama benim için çok daha özel bir yanı var, Sayın Ertuğrul herşeyden önce mükemmel bir baba. Çünkü ben oğlunun öğretmeniyim.
Herşeyden önce, laik, sosyal hukuk devleti, Atatürk ilke ve inkılaplarının sıkı takipçisi bir Cumhuriyet kadını olarak, Ulu Önder Atatürk'ün önünde büyük bir saygıyla eğiliyorum. İyi ki bizim liderimiz Atatürk'tür. Eğer Atatürk olmasaydı, bugün burada bu toplantıyı bile yapamayacaktık.
Bizler gerçekten şanslı kadınlarız. Ulu Önder Atatürk, birçok Avrupa ülkesinden önce Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanımıştır. Türk kadını için demiştir ki, 'Ulusun kaynağı, toplumun dayanağı...' Ne mutlu bizlere ki, böyle büyük bir devlet adamımız var, O'nun inkılapları var ve ne mutlu bizlere ki, halâ onun dimdik savunucuları var. Bizler yaşadığımız sürece Atatürk'ümüz yaşayacak, Cumhuriyet yaşayacak. Biz de özgür, çağdaş kadınlar olarak elimizden geleni yapmaya çalışacağız.
Derneğimiz AB Kadınlar Konseyi'ne bağlı tek kadın kuruluşudur. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu'na bağlıdır ve özellikle Aydın şubemiz, eğitim ve sağlık alanındaki çalışmalarıyla öne çıkmıştır. Haydi Kızlar Okula kampanyasının Aydın il temsilciliğini büyük bir başarıyla yürütmüştür. Birçok genç kızımızı okullu yapmıştır. Bu ve benzeri birçok çalışmalarımız var. Tabii bütün bunları yaparken  siz değerli üyelerimizin katkılarının bilincindeyiz. Hepinize bu katkılarınız için çok teşekkür ederim.
3 Ekim'de derneğimiz Dernekler Müdürlüğü'nce denetlenmiştir. Bu denetlemeden yüzümüzün akıyla çıktık. 16 Ekim'de bu yıl ilk defa Türk Kadınlar Konseyi Derneği Genel Merkezi'nce Manisa'da konsey zirvesi düzenlendi. Bu gerçekten çok başarılı ve iyi bir çalışmaydı. Her yıl bir başka ilde yapılma kararı alındı.”
Tülay Aydın, zirvede bu yıl için belirlenen ortak hedefler arasında Gıda Güvenliği, Kadına Yönelik Şiddet konusunda Gelincik Projesi adı altında genel merkez ve Ankara Barosu'nun ortaklaşa bir çalışması ile, Hayatın Mucizesi Su, Yaşlı Dostu Türkiye, KAPOGEM (Kadınlar İçin Politika Geliştirme Merkezi) ve Twin (İkiz) projelerinin bulunduğunu söyledi.
Başkan Aydın, ayrıca her yıl düzenli olarak burs vererek okuttukları öğrencileri de hatırlatarak, bu öğrencilerin okuması için bu burslara destek çağrısı yaptı.
Tülay Aydın'ın konuşmasının ardından, derneğe yeni katılan üyelere rozetleri takıldı.
Rozet töreninin ardından, Avukat Erol Ertuğrul bir konuşma yaptı. Ertuğrul, konuşmasının başlangıcında Başkan Tülay Aydın'a kendisi hakkındaki sözlerinden dolayı teşekkür ederek, dernek üyeleri ile biraraya gelmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi. Ertuğrul, konuşmasının ilk bölümünde özetle şunları söyledi:
“Her yıl Cumhuriyet'imizin kuruluşunu kutluyoruz. Ata'mızı her yıl 10 Kasım'da anıyoruz. Ama hiç bu yılki kadar görkemli, farklı anmadık. Cumhuriyet'i bu yıl 89. yıldönümünde kutladığımız kadar coşkuyla, yürekten kutlamadık. Ne demişti Sayın Başbakan Erdoğan? 'Ulusal bayramlarımızı tören alanlarına sıkıştırmayalım, halkımız özgürce içinden geldiği gibi kutlasın' demişti. Ama ben inanıyorum ki, O bunu söylerken ve ulusal bayramlarımızı yasaklarken, kısıtlarken, anıtlara çelenk koymayı engellerken, bayraklarla sokaklarda yürüyen insanlara basınçlı su, biber gazı sıkılırken, O umdu ki insanlar korkacak, sinecek, alanlara çıkmayacak ve ulusal bayramlarımız onların istediği gibi alanlarda sıkıştırılacak.
Ama öyle olmadı. 1 milyon kişi Ankara'da ilk Meclis'in önünde toplandı ve polis barikatlarını yıkarak Anıtkabir'e yürüdü. Siyasal güç Atatürk sevgisini, Cumhuriyet sevgisini engelleyemedi. Sonra ne oldu? 10 Kasım'da 1 milyonu aşkın kişi, o yağmura karşın, 2,5 saat ayakta, iliklerine kadar ıslanarak, çocuklar, kadınlar, gençler, yaşlılar ve özürlüler Anıtkabir'e aktılar.
Başbakan o gün Anıtkabir'e gelmedi. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan ve Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü yitirdiğimizden bu yana ilk kez bir başbakan katılmadı anma törenine.”
(Güçlü ÇEZİK)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder