30 Aralık 2013 Pazartesi

"Kadına yönelik şiddeti İzmir'den denize dökelim" // TKK İZMİR

"Kadına yönelik şiddeti İzmir'den denize dökelim"

"Kadına Şiddet! Madalyonun Öbür Yüzü" adını verdiği 11. kitabını çıkartan Şadıman Şenbalkan, namus cinayetlerine dikkat çekti

Giriş tarihi : 12.12.2013 18.40 Güncelleme : 18.40   YAŞAM
Roman, öykü, şiir ve araştırma-inceleme türleri üzerine yaklaşık 20 yıldır çeşitli kitaplar yazan ve bu yıl, "Kadına Şiddet! Madalyonun Öbür Yüzü" adını verdiği 11. kitabını çıkartan gazeteci yazar Şadıman Şenbalkan Konak Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Alsancak Kültür Sanat Merkezi Benal Nevzat Salonu'nda yeni kitabının tanıtımını yaptı.
Geniş katılım oldu
Merakla beklenen kitabının tanıtım gecesine Uluslararası Kadınlar Dayanışma Derneği ve Türk Kadınlar Konseyi Genel Başkanı olan Devlet eski Bakanı Işılay Saygın, CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hülya Güven, Konak Belediyesi Başkan Yardımcısı Serpil Güngör ve dostları katıldı.
Kitabı sadece kendisinin yazmadığını aynı zamanda gerek sosyal gerekse kültürel açıdan her yönüyle incelediğini ve kadını da İslam'dan ayırmayarak ilahiyatçılardan da görüşler aldığını vurgulayan Şenbalkan, günümüzden bugüne gelen bazı İslami söylemlerin de saptırılmış olduğunu tespit ettiğini söyledi. Ege Bölgesi'nden başlayarak kadın şiddetinin, namus cinayetlerinin önüne geçmek için herkesin taşın altına elini koyması gerektiğinin altını çizen Şenbalkan, "Mustafa Kemal Atatürk düşmanı İzmir'den denize dökmüştü biz de buradan kadına yönelik şiddeti denize dökelim" dedi.
Kültür evi projesi
Yaptığı incelemeler ve araştırmalar sonucunda kadına yönelik şiddetin öğretilmiş bir duygu olarak geçmişten günümüze geldiğini işaret eden Şenbalkan, eğer kitabı çok satarsa buradan elde edeceği gelirle koca şiddetinden kaçan kadınlara yönelik bir pastane açacağını ya da kültür evi açacağını ve kadınlara burada hem iş olanağı sağlayacağını hem de kendi ayakları üzerlerinde durmalarına destek olacağını söyledi.
CHP İzmir Milletvekili Hülya Güven ise, Türkiye'deki kızları küçük yaşlarda anne olmasının da bir şiddet olduğunu savundu. Aile içinde kadının varolduğunu ancak dışarıda kadının adının bile olmadığını belirten Güven, "araştırmalara göre 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52'si evde oturuyor. Ne okuyor ne çalışıyor. Genç kızlar çalışıp okuyacakları yerde evde oturuyorlar. Bu kız çocukları ya görücü usulü ya da zorla evlendiriliyorlar" dedi. METİN BURMALI 
"Çok fedakar olduklarından kaybediyorlar" 

Yasayla bir şeylerin olmadığına dikkat çeken Uluslararası Kadınlar Dayanışma Derneği ve Türk Kadınlar Konseyi Genel Başkanı olan Devlet eski Bakanı Işılay Saygın, "1995 yılında ilk devlet bakanlığımı yaptım. Sonra 1999'da son devlet bakanlığı görevini yaptım ancak hep bu konuyu konuştuk. Şimdi yıl 2013 hala şiddeti konuşuyoruz ve hala kadına yönelik şiddet artıyor. Hakikaten çok vahim bir durum. Kadınlarımız çok fedakarlar ve hep içlerine atıyorlar. Aman yuvam yıkılmasın, aman annem babam duymasın, komşu duymasın, ağabeyim duyarsa şöyle yapar böyle yapar diyerek hep içlerine atıyorlar atıyorlar sonra bir gün geliyor patlıyorlar. Patladıktan sonra toplumsal olayları hep birlikte yaşıyoruz" diye konuştu.
Kadın dostu belediye
Kadınların çalışma hayatından çekilerek, daha çok şiddet gördüğüne değinen Konak Belediyesi Başkan Yardımcısı Serpil Güngör kadın dostu bir belediye olarak bu tür projelere her zaman destek vermeye çalıştıklarını ifade etti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder